Uçsuz Bucaksız

1970’lerin Roma’sında geçen Uçsuz Bucaksız, mutsuz evlilikleriyle boğuşan Clara ve Felice ile çocuklarının hayatını odağına alır. Clara, yabancı olduğu İtalya’da içten içe huzursuz bir hayat sürerken; Felice, iş dünyasında gücünü kötüye kullanan ve eşini aldatmakta olan bir adamdır. Aile içindeki gerginlik, herkesin kendi dünyasında yalnızlaşmasına neden olur.

Ailenin en büyük çocuğu 12 yaşındaki Adriana ise kendini kız olarak kabul etmekte zorlanır ve Andrea adını benimser. Kendi kimliğiyle yüzleşme sürecinde, Andrea’nın içine düştüğü karmaşa ve arayışlar film boyunca derinlemesine işlenir. Andrea, geleneksel cinsiyet kalıplarına meydan okurken, aynı zamanda kendini ifade etmenin yollarını arar.

Andrea’nın hayatında yeni bir dönüm noktası, Roma kökenli Sara ile tanışmasıyla başlar. İkisi de toplumun dışında kalmış hisseden bu iki genç, paylaştıkları yalnızlık ve farklılık duygusu sayesinde yakınlaşır. Sara, Andrea’yı olduğu gibi kabul ederken, Andrea da kendini daha özgür hissetmeye başlar.

Film, aile içindeki çatışmalar ve bireysel kimlik arayışlarını iç içe geçirerek, 1970’lerin sosyal atmosferinde insanın kendini bulma mücadelesini anlatır. Clara ile Andrea’nın birbirine yaklaşması ise, yalnızlık ve dışlanmışlık hissinin paylaşıldığı dokunaklı bir bağa dönüşür.