İşaretçi

Suç dolu geçmişinden kaçmaya çalışan bir adam, hayatını değiştirmek için kaybettiği kadının kızını bulmaya karar verir. Bu arayış, onu karanlık ve tehlikeli sokaklarda derin bir yolculuğa çıkarır. Her adımda, geçmişin gölgesinden kurtulmak için mücadele eder.

Aradığı genç kız, onun için hem bir umut hem de hesaplaşma kapısıdır. Ancak bu yolculuk, sadece fiziksel bir takipten ibaret değildir; adam, içindeki suçluluk duygusuyla da yüzleşmek zorundadır. Kadının hayaleti, vicdanının yankısı olarak peşini bırakmaz.

Geçmişin yükü ve içsel hesaplaşmaları, adamın her adımını daha da zorlaştırırken, kendisi için yeni bir başlangıcın mümkün olup olmadığını sorgular. Bu karanlık arayış, onu hem dış dünyada hem de kendi ruhunda derin bir hesaplaşmaya sürükler.

Sonunda, kaybedilenle yüzleşmek ve yeni bir yol çizmek için verdiği mücadele, hayatında dönüm noktası olur. “İşaretçi”, suç, pişmanlık ve kefaretin iç içe geçtiği, insan ruhunun karanlık ve aydınlık yanlarını keşfeden bir hikaye sunar.