Ruh

Annelerinin vefatının ardından, Nicole ve Annie çocukluk evlerine geri dönmek zorunda kalırlar. Bu ziyaret, başlangıçta sadece son görevlerini yerine getirmek amacıyla yapılmış olsa da, evde geçirdikleri gece beklenmedik olayların başlangıcı olur. Gecenin sessizliğinde duyulan garip sesler, kendiliğinden hareket eden eşyalar ve annelerinin yanında poz vermiş, tanımadıkları bir kadının düşen fotoğrafı, kız kardeşlerin huzurunu kaçırır.

Annie, bu rahatsız edici ortamda giderek daha yoğun ve sarsıcı rüyalar görmeye başlar. Bu vizyonlar, annelerinin geçmişine dair karanlık ve korkutucu bir sırrı açığa çıkarmak üzeredir. Annie, ailesine dair daha önce hiç bilmediği gerçekleri keşfederken, bu sırların gölgeleri giderek üzerlerine çökmektedir. Ev, geçmişin hayaletleriyle dolup taşarken, iki kardeş kendilerini içinden çıkılması güç bir kâbusun içinde bulur.