Çok Uzak

Zeynep Altın, hayatın yükü altında ezilmiş, işinde aşırı yorulmuş ve ailesi tarafından değersizleştirilmiş bir kadındır. En acısı, vefat eden annesinin cenazesinde, defin evi tarafından sevdiği elbisesi yerine bir erkek takım elbisesine sokulmasıdır. Bu son damla olur ve Zeynep, kendini bulmak ve huzur aramak için hayatından kaçmaya karar verir.

Annesinin yıllar önce gizlice satın aldığı Hırvatistan’daki uzak bir adadaki tatil evine doğru yola çıkar. Orada sakinlik ve kendisiyle baş başa kalma umuduyla yeni bir başlangıç yapmayı hedefler. Ancak adanın ve evin beklenmedik gerçekleriyle karşılaşır.

Ev, önceki sahibi olan sert mizaçlı ve ada yaşamına sıkı sıkıya bağlı Josip tarafından hala kullanılmaktadır. Josip’in farklı bakış açıları ve yaşam anlayışı, Zeynep için zorlu ve öğretici bir sınav haline gelir. İkili arasındaki çatışma, Zeynep’in kendi iç yolculuğunda önemli bir dönüm noktası olur.

Çok Uzak, yorgun bir kadının kendini, hayatını ve anlam arayışını, uzak ve yabancı bir adada karşılaştığı zorluklar ve insanlarla şekillenen dokunaklı bir hikayeyle anlatıyor.