Nehir Kırmızı Akar

Başarılı bir hakimin oğlu, iki polis memurunun silahından çıkan kurşunlarla hayatını kaybeder. Ancak adalet sistemi, polislerin suçsuz olduğunu belirterek onları serbest bırakır. Bu adaletsizlik, deneyimli bir dedektifin vicdanını derinden sarsar.

Dedektif, memurlar hakkında saklanan karanlık dosyalara ulaşır ve gerçeklerin peşine düşer. Kendi içinde büyüyen öfkeyle, hukukun yetersiz kaldığı yerde mücadele etmeye karar verir. Bu sırada, aynı acıyı paylaşan bir başka baba da onun yanında yer alır.

Birlikte, adaleti sağlamak için sistemi aşan tehlikeli bir yolculuğa çıkarlar. Kendi elleriyle hak aramak, onları beklenmedik sınavlara ve hesaplaşmalara sürükler. Nehir gibi kırmızı akan adalet, bu hikayede başka bir anlam kazanır.

Yaşamı yitiren gencin anısına adalet arayışında sınırları zorlayan bu mücadele, izleyiciyi derin bir vicdan muhasebesine davet eder. Her kararın, her adımın ağır sonuçları vardır.