Mühürlü Köşk

Bir soygun girişimi başarısızlıkla sonuçlanan bir çete, kaçış yolu ararken gözlerden uzak bir köşke sığınır. İlk başta bu ıssız ve görkemli yapı, onlara güvenli bir saklanma yeri gibi görünür. Ancak zaman geçtikçe köşkün karanlık sırları birer birer ortaya çıkmaya başlar. Çete üyeleri, bu tuhaf yerin sadece dış dünyadan değil, aynı zamanda doğaüstü güçlerden de saklanmaları gerektiğini fark eder.

Köşkte kalmaya devam ettikçe, her biri geçmişte işledikleri suçların bedelini ödemeye zorlanır. Esrarengiz olaylar, çetenin üyelerini psikolojik olarak yıpratır ve her biri kendi vicdanı ile yüzleşmeye başlar. Gözle görülmeyen güçler, onları köşkte kapana kısılmış hissiyle baş başa bırakır ve suçlarının sonuçlarından kaçamayacaklarını gösterir.

Köşkün içindeki gerilim giderek artarken, çete üyeleri arasında da güvensizlik ve korku tohumları ekilir. Her biri kendi hayatta kalma mücadelesini verirken, aynı zamanda birbirlerine olan güvenlerini de sorgulamaya başlarlar. Köşk, adeta yaşayan bir varlık gibi, içindeki her bir bireyi kendi karanlık sırlarıyla yüzleştirir.

Sonunda, köşkün laneti altında sıkışıp kalan çete, kaçınılmaz sona doğru adım adım yaklaşır. Her bir olay, onları daha derin bir uçuruma sürüklerken, köşkün gizemi de çözülmeye başlar. Ancak bu çözülme, onları kurtuluşa değil, yalnızca daha büyük bir bilinmezliğe sürükler. Mühürlü Köşk, onları sadece saklamakla kalmaz, aynı zamanda kendi adaletini de sağlar.