Hayalet Yazar

Pedro Chazarreta, güvenli bir site olan El Tribuno'da öldürülmüş olarak bulunduğunda, gazete emekli dedektif roman yazarı Nurit Iscar'ı, yani Betibù'yü olayı araştırması için görevlendirir. Betibù, bölgeye yerleşerek gazeteye cinayet hakkında bir dizi köşe yazısı yazmaya başlar. Polis şefi Mariano Saravia ve deneyimli gazeteci Jaime Breña ile birlikte, bu gizemli cinayetin izini sürmeye koyulurlar.

Araştırmalarının derinliklerine indikçe, Chazarreta'nın gençlik yıllarına ait bir fotoğrafı keşfederler. Bu fotoğraf, Chazarreta ile lise arkadaşlarını göstermektedir ve grup, bu cinayet ile fotoğraftaki diğer kişilerin başına gelen bir dizi görünüşte önemsiz ölüm arasında bir bağlantı olduğunu fark eder. Bu ipucu, soruşturmayı daha da karmaşık bir hale getirir ve onları geçmişin gölgesinde kalan sırlarla yüzleşmeye zorlar.

Betibù, cinayet soruşturmasının yanı sıra, gazetenin editörü Lorenzo Rinaldi ile geçmişte yaşadığı duygusal ilişkiyi de yeniden değerlendirmek zorundadır. Rinaldi, eski ilişkilerini yeniden canlandırmak isterken, Betibù hem profesyonel hem de kişisel anlamda zorlayıcı bir ikilemle karşı karşıya kalır. Bu durum, onun hem işini hem de duygusal dünyasını etkiler.

Film, bir cinayet soruşturmasının ötesinde, karakterlerin geçmişleriyle yüzleşmelerini ve karmaşık duygusal ilişkilerini de gözler önüne serer. Gerilim ve duygusal yoğunlukla dolu olan bu hikaye, izleyiciyi hem bir dedektiflik hikayesi hem de karakter derinliği ile etkileyici bir yolculuğa çıkarır.