El Ummar

Mirac, genç yaşta ailesini bir trafik kazasında kaybeden ve dini vecibelerine bağlı 35 yaşında bir medyumdur. Büyükannesi Döne ile yaşamaya başlayan Mirac, onun büyücülükle uğraştığını ve Ummar adında bir cinin yardımıyla kötücül büyüler yaptığını öğrenir. Bu durum, Mirac'ın huzurunu kaçırır ve iç çatışmalara yol açar.

Döne'nin uyguladığı karanlık büyüler, Mirac'ın ruhsal dünyasında derin izler bırakır. Bu kötülüklerle baş edemeyen Mirac, sonunda büyükannesinin yanından kaçmaya karar verir. İçsel huzurunu bulmak ve kendi yolunu çizmek amacıyla İstanbul'a yerleşir, burada yeni bir hayat kurmanın peşine düşer.

İstanbul'da, geçmişin izleri ve büyükannesinin karanlık etkisiyle mücadele eden Mirac, bir yandan da kendi kimliğini ve inançlarını sorgular. Şehirde yeni insanlarla tanışarak, kendini yeniden inşa etmeye çalışır ve bu süreçte kendi içsel gücünü keşfeder.

Ancak, geçmişin gölgeleri Mirac'ı bırakmaz. Ummar'ın varlığı ve Döne'nin etkisi, Mirac'ın peşini bırakmazken, o da kendi içindeki karanlık ve aydınlık arasında bir denge bulmak zorundadır. İstanbul'da başlayan bu yeni yolculuk, Mirac için hem bir kaçış hem de bir kendini bulma hikayesidir.