İçinde Yaşadığım Deri

Ünlü estetik cerrahı Dr. Robert Ledgard, yıllar süren araştırmalarının sonunda her türlü hasara karşı dayanıklı sentetik bir deri geliştirmeyi başarır. Bu olağanüstü buluş, geçmişte yaşadığı trajik bir kaybın acısını dindirme ve intikam alma arayışının bir sonucudur. Ancak bu deriyi test etmek için kendi ahlaki sınırlarını zorlar ve bu süreçte bilim ve etik arasındaki ince çizgiyi aşar.

Dr. Ledgard'ın deneylerinde kullandığı denek, gizemli ve karmaşık bir kadın olan Vera'dır. Vera'nın hayatı, dış dünyadan izole edilmiş bir malikanede, sürekli gözlem ve kontrol altında geçmektedir. Vera'nın gerçek kimliği ve geçmişi, Dr. Ledgard'ın saplantılı planlarının merkezinde yer alır. Bu durum, aralarındaki ilişkinin giderek daha da tehlikeli ve karmaşık bir hal almasına neden olur.

Film, karakterlerin geçmişte yaşadığı travmaların ve saplantılarının, onları nasıl geri dönülmez bir yola sürüklediğini etkileyici bir şekilde işler. Dr. Ledgard'ın, kendi trajedilerinden doğan takıntılı arayışını sürdürürken, Vera'nın gizemli geçmişiyle yüzleşmesi ve özgürlüğünü kazanma çabası, izleyiciyi gerilim dolu bir hikayenin içine çeker.

Son derece karanlık ve duygusal derinliğe sahip bu hikaye, izleyiciyi hem psikolojik hem de etik sorularla baş başa bırakır. Dr. Ledgard ve Vera'nın kesişen kaderleri, insan doğasının karanlık yönlerini ve bilimsel ilerlemenin sınırlarını sorgulatan bir anlatı sunar.