Blackthorn

Bolivya'nın geniş ve ıssız topraklarında, efsanevi kanun kaçağı Butch Cassidy, artık James Blackthorn adı altında, geçmişin izlerini ve memleketine duyduğu özlemi bastırmaya çalışmaktadır. Ancak kader, ona son bir macera fırsatı sunar. Efsanevi haydut, yıllardır içinde sakladığı özlemi gidermek adına Amerika'ya dönmeyi planlar.

James Blackthorn'un huzurlu yaşamı, genç ve tehlikeli bir soyguncu olan Eduardo Apodaca ile karşılaşmasıyla altüst olur. Eduardo, peşinde olduğu büyük bir servetle kaçarken Blackthorn'la yolları kesişir. İkili, hem hazineye ulaşma umuduyla hem de peşlerindeki çetelerden kurtulma çabasıyla tehlikeli bir yolculuğa çıkar.

Bu ortaklık, Blackthorn'un yıllardır saklandığı sakin yaşamını yerle bir ederken, karşılarına çıkan engeller ve tehlikelerle dolu bir maceraya sürükler. İkili, bir yandan birbirine güvenmeye çalışırken bir yandan da peşlerindeki kanun adamları ve suçlularla başa çıkmak zorundadır. Her köşe başında onları yeni bir tehlike beklemektedir.

James Blackthorn, geçmişin gölgesinden kurtulmaya çalışırken, Eduardo ile yaşadığı bu son macera ona hem dostluk hem de ihanetin ne demek olduğunu bir kez daha hatırlatır. Bolivya'nın çetin doğasında verilen bu hayatta kalma mücadelesi, Blackthorn'un içsel yolculuğunu da şekillendirir. Sonunda, asıl hedefe ulaşmak için ne kadar fedakarlık yapabileceğine karar vermesi gerekecektir.