Bakıcı

Genç bir kadın, ağır hasta olan büyükannesine bakmak üzere eski evine döner. Sessiz ve kasvetli atmosferde geçen günler, onun zihninde giderek daha derin izler bırakır. Geceleri uyurken istemsizce evin içinde dolaşmaya başlar ve gerçek ile hayal arasında gidip gelen bir dünyaya adım atar.

Uyurgezerlik haliyle karanlık koridorlarda gezinirken, görünmeyen varlıkların gölgeleriyle karşılaşır. Büyükannesinin geçmişi ve evin sırları, bu gizemli deneyimlerin içinde yavaş yavaş ortaya çıkar. Kadının ruh hali ve algıları karmaşıklaşırken, evin içinde her şeyin göründüğünden farklı olduğu hissi güçlenir.

Zamanla gerçeklik sınırları bulanıklaşır, kadın hem kendi iç dünyasında hem de evin gizeminde kaybolmaya başlar. Bakıcılık görevi, beklenmedik bir şekilde hem fiziksel hem de ruhsal bir yolculuğa dönüşür; geçmişin hayaletleriyle yüzleşmek zorunda kalır.